Formula 1'i çok takip eden biri değilimdir. Sadece televizyonda denk geldikçe izleyen ortalama bir izleyiciyim. Ancak bu spora tutkuyla bağlı olan birine karşı büyük bir hayranlığım var. O kişi yarış pistlerinin 'Rain Man (Yağmur Adam)' ı Ayrton Senna'dan başkası değil.
Ayrton Senna'yı canlı izleyebilseydim belkide Formula 1'e daha fazla ilgim olurdu. Ama ne zaman bir Formula 1 yarışı izlesem 1 Mayıs 1994'te Imola'da hayatını kaybetmesine yol açan o kaza aklıma geliyor. Senna'yı bu kadar sevmemim ve saygı duymamın nedeni sadece Formula 1'de elde ettiği başarıları değil elbette. Senna bir çok sporcuya örnek olacak karakterde bir insandı.
1992 yılında Spa pistinde Eric Comas kaza geçirdiğinde diğer pilotlar yanından geçip giderken Senna rakip takımda olmasına rağmen aracından inip Comas'ın yardımı koşmuştu.
Bir röpartajında 'hangi yarışcıyla girdiğin rekabet seni tatmin etti' diye sorulduğunda Senna, go-kart sürdüğü zamanlarda karşılaştığı Fullerton isminde bir sürücünün adını vermişti. Senna bunun nedenini ise şöyle açıklıyor. "Çünkü o çok tecrübeliydi. Onunla yarışmaktan çok keyif alırdım. Hızlı ve komple bir pilottu. Politikanın ve paranın içinde olmadığı saf yarışmacılığın ve mücadelenin olduğu zamanlardı." Bu sözler Senna bu spora ne kadar amatör bir ruhla tutkunu olduğunu açıklayan en güzel örneklerden biridir.
Senna ayrıca ülkesi Brezilya'da pek çok yardıma muhtaç kişilere elinden geldiğince bağışta bulunmuş ve ülkesinde bir halk kahramanı olarak görülmüştür.
Bu efsane pilotu daha yakından tanımak isteyenler için 2010 yapımı Senna belgesini şiddetle tavsiye ederim.
0 yorum:
Yorum Gönder